nerede kalmıştık efendim...

dün akşam mesai bitimine yakın blog yazmaya karar verince ve anlatacaklarım uzun olunca...
şimdi de biraz okumalardan , kitaplardan ve beni çok mutlu eden ikinci üniversite diplomamdan bahsedeyim...

en sevdiğin anları bu köşende yaşıyorum hafta sonları..hayatdaşımın bekarlık çalışma masası; KPSS, ALES, ÜDS sınavlarına çalışırken bana en yakın destek olan yıpranmış ama hala umut verici bir masa...

iş masamda kanun ve genelge çalışmaları..adalet ya da hukuk okumaya meyilliyim..nasip olursa..

ve babaların en iyisi de akşamlar çocukları gezmeye götürüp anneyi kendi ile yalnız bırakan babadır...kah defterler sarıyor etrafımı kah kalemler..kah yazıyorum kah okuyorum..yoğunluktan ötürü ara verdiğim mektuplarıma tekrar başladım...

ve ufak beyimiz...puzzelle yapmaya adamış kendini sanki..farklı şehirlere gidiyoruz ona yenilerini bulabilmek için..evdekilerini bir kaç defa yaptı mı yenilerini istiyor...

ve çevremdeki bir çok kişinin iyi niyeti ve hayırlı duaları ile yoğrulmuş tatlı sürprizler çıktı karşıma..

ilki hayat daşımın bir cuma vakti tebessümünü kondurduğu harika masum bir gülü elime uzatması oldu...bazen dünya sadece o andan ibaret olur ya..işte öyle..

daha sonra iş arkadaşlarımın aslında kendimi bildim bileli hiç önemsemediğim doğum günüm için hazırladıkları..

biricik sükutum Ö.Hanım ne güzel bir sürpriz...ne kadar sade ama tam ben gibi..nasıl uyumlu oldular kurabiye ile..

hepinize çok teşekkür ediyorum..sayın valim ve mesai arkadaşlarım..

ve son olarak incelemelere giderken...

bu mevsimde en güzel köy ziyaretleri oluyor..hava açık..etraf renkli ve kitap okumak için oldukça verimli..

selamlar...