! Blogu olmayanlar ! ANONİM kısmını işaretleyip yorumunuzu yazabilirsiniz.

26 Şubat 2015 Perşembe

bazen kalemler çok şey anlatır..

dökülüveririr azar azar anlamlar uçlarından..bazen somut bazen soyut olarak..ne ummanları barındırır kucağında..ne elemleri, ne hülyaları..sersemlemiş yürekleri canlandıran odur çokça..kararmış dimağlara umuttur..bir çırpıda anlaşılabilen değildir ama...
kalem...adına suresi olan..ayetleri inmiş olan..Rab katında değerli olan...


23 Şubat 2015 Pazartesi

güzel haberler gelsin inşallah bu hafta...

havalar soğuk gidiyor..bu evde daha çok zaman geçirmek demek..:)
ailecek hasta olmamıza rağmen evde bayağı hareketli zamanlar geçirdik..ufak beyfendimizin gece boyu mızmızlanmaları, yemek yemeyişi, her şeye bağırması..sabır sınavı oldu hepimiz için..inşallah onlar hasta olmasın :(
onları mutlu etmek için epey güç harcadım..özellikle yemek yedirme konusunda..şekilli yemekler, öykü tadında vakitler derken, bir kısmı işe yaradı bir kısmı havada kaldı..ilk defa pazartesi sendromu yaşamıyorum desem.. :)
ilaçların etkisiyle ev ahalisi uykuda iken ben de kitaplarımla yalnız kaldım..ve beklediğimden daha çok okuyabildim elhamdülillah..









ve geceleri yazdım..mektup yazdım..deneme yazdım..umutlarımı yazdım..yüreğimden silmek istediklerimi yazdım...



ve uyumu yakaladım yatmaya yakın :)


20 Şubat 2015 Cuma

talimatlara itina ile uyulur...:)

"kahvenizi yudumlarken okuyun..."
ne harika bir cümle değil mi..


öğlene doğru daireye geldim  ve masamda kırmızı bir zarf buldum..bu benim yıllarca yaşadığım bu duygu her defasında bana öyle büyük bir heyecan yaşatıyor ki...hele de yıllar önce öğretmeni olduğum öğrencilerimden geldi mi..
bir süre açmadım..bekledim..merak ettim..heyecanımı arttırdım..sonra verilen talimata uygun kahvemi de yanıma alıp başladım okumaya...canım öğrencim..bana hep "idealim" diye hitap eden meleğim..T. Hanım..öğretmenliği özlemiyor değilim..çooookkk teşekkür ediyorum güzelim..


ve hediye kutumuz hala yola çıkmak için bekliyor..hava şartları nedeniyle rötarlı olarak kargolanacak..




Ş. Hanım psikolog arkadaşım..çalıştığımız kurumlar ve yaptığımız işler hemen hemen benzer..öyle çok vaktimiz olmuyor sohbet etmeye..evrak işleri nedeniyle buluştuğumuz zamanlar bir iki dakikayı geçmiyor..biz sabırla bekliyoruz geniş anları...bu sabah evrak teslim ettiğimde beni salıvermedi..güzel bir fincanda bana sunduğu sade kahve bugünümü güzelleştirdi..teşekkür ediyorum güzel arkadaşım..

19 Şubat 2015 Perşembe

esma ajandasından....

* kışın ekşi yüzünün altında beslenir bahar tebessümü..demek her zorluğun yanındadır kolaylık..iki mevsimlik şahidi var ayetin: "İnne mea'lusri yüsra..."

*kafasını koyacak secdeyi bilenlere ne mutlu..
 secdeye koyacak kafayı bulanlara ne mutlu...

*taşin katılığı kendinden değil,"katı ol!" emri karşısındaki sonsuz itaat yumuşaklığındadır. karşısında taşların yumuşadığı Musa asası bu gerçeği gösterir...

*yaraya sağır olunca insan, şiire de sağır oluyor insan. atilla ilhan haklı: " bazıları şiir sevmez. çünkü onların yaraları yoktur, yaraladıkları vardır."

*hayat ağacının dalından düşene kadar acemiliğimiz bitmeyecek. çünkü " insan dünyanın en genç olgunlaşan meyvesi.." (peyami safa)

*nazan bekiroğlu, alemlerin Rabbince muhatap seçildiğimizi hatırlayarak paha biçilmez kıymetimizi hatırlatıyor: " hitap, muhataba biçilen kıymettir.."

*yeryüzünün öğretmeni olabilmek için, gökyüzünün öğrencisi olmak gerekiyor." aliya izzetbegoviç dün haklıydı..bugün de...

*"geceye yenilmeyen bir insana ödül olarak bir sabah, bir gündüz ve bir güneş vardır." sezai karakoç' a bu gece kıyama kalkarak hak vermeli..

*"uçurumları sevenin kanatları olmalı"ymış..ayrılık uçurumların hükmettiği yeryüzünde kalbimizin ebede aşkını kanat diye takınmak için son gün..

* mustafa islamoğlu' nun " tevbe özeleştiridir. kendisini hesaba çeken, başkalarınca hesaba çekilmekten kurtulur." deyişi üzerinden günler geçtiyse de , hesaba çekilecek olmak hala gündemimizde..

*" içinizde giderilemeyen uzaklara bakma isteği"ne dikkat çekiyor cem kızıltuğ..esmaya kapı aralamıyorsa yakınlıkları sahte bilmeli...



oysa kaç kitabı içinde barındırıyormuş bu ajanda..kaç yazarı göğsüne sığdırmış..elimden bırakamıyorum..işaretlediklerime dönüp dönüp yeniden göz atıyorum..bu senenin favorisi bu içime güneş gibi doğan esma ajandası oldu..yukarıda paylaştığım birkaç hazineyi sindirmek için dün gece yine çocukların uyumasını bekledim..bir tarafta yağan kar, gece lambasının ışığı diğer yanda ballı, tarçınlı, karanfilli sıcacık süt..tefekkür için daha güzel bir ortam olamazdı..
ayrıca güzel bir tevafuk daha oldu..kapıları açmak öyküsünün baş kahramanı zehra..dünyada en sevdiğim ben de olmasından memnun olduğum üç değerden biri ismim..ve ismimi böyle güzelliklerde görebilmek de ayrı nimet..şükürler olsun tüm güzellikleri yaradan Rabbime...

18 Şubat 2015 Çarşamba

dostlarım hayırlı sabahlar...

birazdan haftalık toplantım başlayacak..bu sabah işe erken gelip hediye paketimizin nasiplisini belirlemek istedim..

fotolarda  görüldüğü üzere....




bendekiizler blogunun sahibesi ve imam hatipten arkadaşım, ilahiyatçı muhterem kardeşim A.H.Hanım...güle güle kullanmanı diliyorum kardeşim..kızlarına iyi bak...

17 Şubat 2015 Salı

hediyelerimiz...güzel mi?

biz hazırlarken mutlu olduk bu güzellikleri..inşallah nasibi olacak yüreği de mutlu kılar..
klasör: tüm ruh hallerini barındırıyor..
menekşeli mektup: öykü..
dinle neyden: tasavvuf..
öpücük kutusu: psikoterapi öyküleri..
defterimiz: yanınızda taşıyabileceğiniz sadece mutlulukları yazabilmeniz için..
büyük bir silgi: tüm sıkıntıları adım adım silebilmek için..
fosforlu kalemler ve kalemler: dilediğinizce yazabilmeniz için...
kahveler: kahve macerama ortak olmanız için...


yeni ayraçlarımız ve bardak altlığımız...



ve herkese tavsiye ediyorum bu ajandayı..içi ne güzelliklerle dolu..sözler yüreğe dokunuyor..vicdanlar şaha kalkıyor..
mustafa kutlu' dan bir öykü daha..




16 Şubat 2015 Pazartesi

elifemden...

canım kardeşim...hayatında yeni başlangıç yapmak üzere çantasını aldı sırtına ve benden biraz daha uzaklaştı..ben de garip bir hüzün..sanki şimdiye kadar aynı şehirde yaşamışız gibi..iki saatlik mesafede bile olmak belki yetiyordu bana..şimdi bilmem ki..sseni çok seviyorum kardeşim..
gider ayak bize bir sepet yollamış..



başsağlığı...

umut ediyorum..dualarda buluyorum teselliyi..ve kalbim bir nebze rahatlıyor ahiretin olduğunu düşününce...her gün karşılaştığımız artık nasıl tasvir edeceğimi bilemediğim kadın ölümleri bizi git gide kötüye götürüyor..aileler parçalanıyor, çocuklar neler olduğunu anlayamadan bir anda yalnız kalıyor ve erkekler hayatlarını tamamen karartıyor...
bunların tek açıklaması var bence..dini yaşamaktan, islamın koruyuculuğundan uzaklaştıkça ölen öldüğü ile geride olanlar acılarıyla kalacak..ciddi adımlar atmadığımız sürece bu yara bizim canımızı acıtmaya devam edecek...
Veda Hutbesine yeniden göz atmamız gerekiyor...Kur'an' daki ayetlere...Kadın ne imiş ve ona nasıl davranılması gerekliymiş...
Özgecan Aslan..ailesine başsağlığı diliyorum..biliyorum ki şuan Rabbimiz'den başka hiç kimse onları teselli edemez...

13 Şubat 2015 Cuma

mutluluğa dokunabilmenin adı bu: karşılıksız yardım...

kitaplarımdan ziyade gün içinde okuduklarımı paylaşıyorum bir kaç defadır... her anı okuyabilmeye çalışmak ne güzelmiş oysa..ne tatlı imiş o sihri yakalamaya çalışabilmek..
"bugün Allah rızası için ne yaptın" sorusuna sabah uyanır uyanmaz ve gece yatarken muhatap oluyorum..ve düşüncelerim birbirini kovalıyor..
bu sabah mutluluk depolarımı bu manzaralarla tamamen doldurdum kanısındayım...vesile olduğun için teşekkürler T.Hanım..




kendi çocuklarımda göremediğim bir duygu yaşadım...oyuncaklara verdikleri aşırı heyecanları ve çığlıkları..orada olmanızı öyle isterdim ki..ev soğuk, karınları aç, ev temizlikten uzak... ama tebessümleri bakışlarına yansımış o masumlar...bugün gülümseyen çocuklarla muhatap oldum..her şeyi vermeye, yetiştirmeye, koşturmaya razıyım..yeter ki gülümseyen masumlarım..

12 Şubat 2015 Perşembe

3K için bir hafta süremiz var..

18.02.2015 çarşamba günü hediye paketimi göndereceğim kişiyi belirleyelim inşallah...

yumuşak sesle konuşabilmek...

bir kaç zaman önce kitapdaşımın benimle paylaştığı bir sayfaydı..kim demiş gerilim romanlarında böyle masum cümleler olmaz diye.. 



11 Şubat 2015 Çarşamba

3K....

şimdiye kadar blog benim için bir disiplin oldu..
kendimi ölçüp tartmak için bir ekran..
hatalarımı farkedeceğim bir muhasebe dükkanı..
bazen bir sığınak..
bazen de tüm coşkumu paylaşabildiğim oradan tüm sevdiklerimi kucaklayabildiğim bir bahçe..
iddiam olmadı..
izlenme sayısı, takipçi sayısı, tıklanma sayısı...
ben nitelikte buluyorum huzuru..
sağolun dostlar..
blog vesilesiyle çevrem git gide genişliyor..
kitap hediye etmek fikir ne zamandır aklımdaydı..
tasavvuf, psikoloji ve öykü konularında yazılmış üç kitap hediye etmeyi planlıyorum..
3K..KİTAP- KAHVE- KIRTASİYE dolu bir hediye paketi ...
yüreklere ufacık bir mutluluk katacak bu hediye paketi yakında gelecek..
sadece yorum yazmanız yeterli..
şart yok..
vesselam....

yaşasın boyamak :)

evdeki en küçük beyin elinden kalem düşmemekle birlikte her odada, her duvarda karalamalar mevcut :) defter ve kağıtlar yetmiyor..duvarlara yazı yazmak, onun tabiriyle emma (elma) yahut ayaba (araba) çizmek daha heyecan verici olsa gerek...bir de yazdıktan sonra ıslak mendille silmeye çalışmalar...
diğer iki beyefendi ile yeni çözümler üretmeye çalışıyoruz..hafta sonu büyük oğlumla kırtasiyede dolaşırken mum boyaları bulduk.. kullanımı kolay ve etrafa daha az zarar verir düşüncesiyle iki paket aldık..küçük beyimiz ananede kalıyor olduğu için hala göremedi..ama biz her akşam boyama yapıyoruz..öyle keyifli ki..rengarenk ve cıvıl cıvıl....




9 Şubat 2015 Pazartesi

tempolu hafta sonu ardından...

okullar açıldı, mesai başladı ve kar yağıyor..arkadaşlardan türlü türlü haberler geliyor..kimi uzaklara gidiyor, kimi evlilik hazırlığı yapıyor, kimi bebeğini kucağına alma hayallerini kurarken kimileri de bir dakika durup sabitliyor gözlerini bir noktaya..sadece dinliyor çevresinden gelen sesleri..duyabildiği için şükrediyor,,okuyabildiği için, hissedebildiği için...tüm nimetler için..
cumartesi günü babannemin ve dedemin yanında aldık soluğu çocuklarla..yaşlıların yanına gitmektense yapılacak çoookkk şey var diyenleri duyuyorum..ve artık öyle farklı bakılıyor ki..öyle garip bir hal aldı ki yaşam..değerlerin anlamı değişti..bencillik hat safhada...yardımseverlik eriyor.. biz elimden gelen gayretle çocuklarıma bu değerleri öğretebilmek için çabalıyoruz..ailelerle bir arada bulunmak, onların ihtiyaçlarını giderebilmek, manevi olarak o ortamlarda güven duymak insandan stresi ve yıpratıcılığı alıp götürüyor.. iyilik yapmak insanı çooook mutlu ediyor...her defasında büyüklerin ellerini öpmek büyük oğluma zor geliyordu..şimdi alıştı..kendiliğinden isteyerek öpüyor..ve ben bu saf ve masum duygularla kendimi yenilemeye ve düzeltmeye çalışıyorum...onlara baktıkça dualarım ve şükrüm artıyor...
ve babannem anlattı.."bu hafta 4. kitabımı bitiriyorum.." biz şaşırmadık...çünkü evlerinde hala televizyon yok...ve biz onların ellerinde hep kitap gördük..kpss' ye hazırlanırken babannem bana soru sorardı..ve benden daha çoğunun cevabını bilirdi...85 yaşında dahi okumak...işte olmak istediğim bu..tıpkı babannem gibi...herşeyi okumak..hayatın kendisini ve aralarında sakladıklarını...
******
dinle neyden...kitabımdan birkaç not...









****

gecikmiş fotolar..kardeşlerim Ö. Hanım ve kardeşi S. Hanım misafirim oldu geçen hafta..hatta bir akşam evvel biz onlara gittik.. S. Hanım tatil dolayısıyla ablasının yanına gelmişti.. çocuklarla eğlendik ve ara ara tatlı sohbetlerim oldu.. Ö. Hanım' ın büyük kızı B. Hanım da bana kendi elleriyle saat yapmış, ayraç yapmış, resim yapmış..bana getirdikleri bu değerli hediyeler için çok teşekkür ediyorum yeniden...





ve mahremiyet eğitimi...su gibi..zarafeti ve nezaketi okumak bile öyle güzel ki...



5 Şubat 2015 Perşembe

sessizlik üzerine notlar...



sessiz haykırışları ben bu gözlerde öğrendim..
sükuta sığındıkları hayatlarında açık kapıları görünmeyen küçük masumlar..
beni mazur görün..
feryat ediyorum çokça..
şikayet olarak algılanıyor..
gittiğim evlerde ben çocukların gözlerini okuyorum..
o gözler ayrı ayrı mıh gibi dimağıma asılı kalıyor..
ve ben çırpınıyorum..
onlara merhem olabilmek sadece isteğim...
sadece birini kurtarabilmek değil...
onlarcasına, yüzlercesine çare bulmaya çalışmak..
hepsine..
ne mümkün..



evlatlarıma daha çok sarılınca sanıyorum ki o gözlerin sahipleri de sevinecek..
benden kalem isterlerken aslında sevgi istiyorlar..
ben biliyorum bunu..
onlara dokunuyorum, hissediyorum, gözlerinde görüyorum..
öyle zor ki..
geride bırakmak onları..
yarı aç..
yarı üşür halde...
elimden gelse bu gözleri olan tüm çocukları kanatlarımın altında toplayabilsem diye sayıklıyorum...
beni mazur görün..
size başka şeyleri şikayet ediyorsam anlayın ki içim çok dolu..
çareye vesile olamamak en büyük çaresizlik ha yakınındakine ha uzaktakine..
benden size selam olsun dostlar..



sizi Rabbim' e emanet ediyorum yüreğimi dolduran bakışlılar...