! Blogu olmayanlar ! ANONİM kısmını işaretleyip yorumunuzu yazabilirsiniz.

13 Temmuz 2016 Çarşamba

nerede buluyoruz kendimizi...

umudum yanımda...
düşünceler peşi sıra akıyor.. insanlar ve hayaller de..dahası kalpler..
bir araya gelmiş bu kitap kapak yazıları-kitap isimleri-nın idrak edilmesi hiç de kolay değil...
Vahdaniyet Sıfatının tecellisinin fersahlarca ötesinde bir benlik çatışması ortasında, kavuşturduğumuz ellerimiz arasında aklımız da sıkışıp kaldı..
düşünmemiz ve düşünemememiz garip halde vuku' bulurken, çığlıklar çığlığa karışmakta..
sukunet içinde bir bakış olsa dağlara..yücelere..ufka..maviye ve derine....
sukunet içinde bir duyuş olsa dünyanın inlemesinden..
ılımlı bir söz olsa benden sana; senden bana..
tebesüme bilerek monte edilmiş sersem diriftler derinden çekip gidiverse..
masumiyet saklı bir kelime olmaktan çıkıverse de  karışsa delikanlı dalgalara...
nezaket yine başımızın üstünde olsa..
feragat bizi bir çırpıda  savuruverse akustik bir motifin en revnaklı rengine..
insan hatırlayacak mı yaratılış manasını..
ne zaman..
nerede..
nasıl..
gri dumanlı adamlar çoğalıyorken akıl zerrelerinin her karışında insan düşünebilecek mi..
düşünme üzerine dalgalarla boğuşmaya gönüllü olabilecek mi..
umudum yanımda..
kapatıyorum gözlerimi bugünde sağnak sağnak gaddarlığıma..
ama önce kendi kirliliğime, kötülükkeşliğime..
umudum yanımda..

28 Ocak 2016 Perşembe

kısa kısa yazalım ve devam edelim..

yoğunluk içinde öyle anlar oluyor ki, secdeden başımı kaldırasım gelmiyor..şükrediyorum Rabbim' e koşturduğum ve elimden geleni yapmaya çalıştığım için..iş, ev, aile, arkadaşlık; roller karışık, virginia satır' ın dediği gibi hepsini ayrı şapka olarak düşünürsek, şapkalar arttıkça; işler zaman zaman karışsa da aslında daha eğlenceli hale geliyor..ve her büyüyen yaş itibariyle bu gösterimi daha bilinçli yaşamaya başlıyorum..OLGUNLAŞMANIN SEYRİ GERÇEKTEN ÇOK GÜZEL..farkında olabilmek; sosyal çevreyi özellikle insan ilişkilerini dengede tutmaya çalışabilmek, aslında bu gayret güzel hisler veriyor...maşallah..

haftalık aile danışmanlığı kulübümüz elhamdülillah güzel devam ediyor...kitabımızın yarısını geçtik, faydasını da görmeye başladık..








en güzeli kaplumbağa kitap kulübümüzün ocak toplantısı bu cumartesi günü gerçekleşecek inşallah..bir aydır bizimle seçtiğimiz iki kitabı okuyan "sevgili kaplumbağalarla" çok eğlendik..mesajlaştık, instagramda fotoğraf ve yorumlarla heyecanımız arttı..en önemlisi de grup olmanın verdiği gücü bedenimizde hissettik..bundan sonra da böyle azim ve şevkle yeni projelere adım atmayı Rabbim nasip etsin inşallah..






tabi ki yine, yeni hediye paketleri hazırlanmaya devam diyor :) 
pespembe sever ve dünyada benim için gerçekten tek kız kardeşe gidecek :) 
en büyük ortak noktamız tabi ki kitap-kırtasiye..


plan-program işleri..





heyecanlı olduğum başka bir konu ise seminer hazırlıklarım..beni zinde tutuyor ve bu vesile ile bir dakikam bile boş geçmiyor. daha çok ve daha çok okumaya sevk ediyor beni..heyecan dorukta hatta, 4.şubat, beklenen gün..




çalışma masası ve ev halleri..






ard arda gelen kitap siparişleri..babil.com' u bu sene daha fazla tercih ediyorum..hediyeleri beni mutlu ediyor..

selamlar..

14 Ocak 2016 Perşembe

gidişat aynı sadece daha hızlı...

hediye paketleri hazırlamaya tam gaz devam ediyoruz..kendime göre bulduğum paketleme yöntemi hem pratik hem de şık..ben galiba bir kaç zaman daha bu paketlemeyi kullanacağım...




yeni kitabımıza başladık..oyuncu anne..hem eğlenceli, hem uygulanabilir...



...

çocuklarla çocuk olmak..onların sahilinde arınmaya çalışmak..





beklenmedik anda gelen ufacık bir not ile daktilolu defter bazen uykusuzluğa neden olabilir...


aile danışmanlığı kulübümüz ise tatlı, heyecanlı ve azimli olarak devam ediyor..


kaplumbağa kitap kulübümüzü duydunuz mu?..
instagramda bir uğrayın bize...

10 Ocak 2016 Pazar

seminer hazırlıklarımmm...heyecan..





sosyal yardım inceleme görevlisi olarak yapacağım ilk seminer inşallah..heyecanlıyım..önce kendimi eğitmeye, her kaynaktan farklı açılardan bilgi toplamaya çalışıyorum...bir hedef insanı bin beladan vesveseden uzak tutuyor..ben de kendime bu yolu seçtim..ilmi araya araya uzaklaşıyorum gereksiz sıkıntılardan :)

benim yolum.. (kadınların yolu)..



kadındık; bir miktar yükü ağır, biraz hüzünlü, bir o kadar da azimli..hele de devrin imtihanı: "iş kadını" sıfatıyla hemhal olurken..her gün çoğalan duygusal kirliliğe inat yeni arayışların peşinde, yeni fikirleri hayatına uygulamaya çalışan şaşkın bir yenilikçiydik aslında..
kendi arayışlarım arasında bir blogda karşıma çıkan bu kitabı hemen alınacak kitap listeme ekledim..bir çırpıda bitirdiğim ama sindirme süreci hala devam eden, okurken enerji dalgalanmalarını yazarla birlikte hissettiğim, hayatımda bir kaç noktada dönüm noktası olan, anlatımı güçlü bu kitabı hayata geçiren kadını tanımasam da ruhen onunla tanıştığımı varsayıyorum..maşallah..
kadın olarak hepimizin en az bir noktada istifade edeceğimiz ve günümüze çok gerekli olan terapi sürecini-psikodramanın içeriğini anlatan-hissettiren bu kitabı herkese tavsiye ediyorum..






" bana öyle geliyor ki bu kitap; bir insanın modern şehir hayatının dayattığı kontrolcülükten kurtularak aşka inanabileceğinin, Allah'ın evreni yönetişindeki mükemmelliğe iman edebileceğinin, kendini keşfedip yaradılış mucizesine akıl erdirdikçe daha üretken ve samimi bir hayat yaşayabileceğinin ispatı ve ilhamıdır.."

"anladım ki hayatımızı dolduran şeyler hep anne babamızdan aldığımız davranış miraslarıydı..ya annemiz oluyorduk ya babamız..en çok da nefret ettiğimize benziyorduk belki de..bu nefret kendimizden nefret etmeye dönüşüyordu çoğu zaman.. biz ondan nefret ettiğimizi düşünürken aslından nefret ettiğimiz tek kişi kendimizdik..ne çocuklarımız ne anne babamız ne de bir başkası..tek kişi vardı nefret edip kavga ettiğimiz: kendimiz.."

"dolabımın içi kafamın içi gibiydi, ben düzeldikçe o da düzeliyordu.."

" anlıyordum ki bir çocuk annesinin aynısıydı, annesinde ne varsa çocuk da onu taşıyordu ve ben ona taşımaması gereken yükler yüklemiştim; tıpkı annemin bana yaptığı gibi.."

"suçluluk hissettiğimiz bir şeyin ardında büyük bir öfke, öfke hissettiğimiz şeyin ardında suçluluk vardır.."

"psikodramanın ilginç bir yöntemidir bu..rolüne geçtiğiniz kişi olursunuz o an, eğer kendinizi gerçekten serbest bırakırsanız tüm verileri alt beyniniz alır ve üst beyninize aktarır.."

.......

inşallah faydalı olur hepimiz için..devamını okumayı size bırakıyorum dostlar..vesselam..

6 Ocak 2016 Çarşamba

projeler peşinde...maşallah..

bloğumu seviyorum..yazmayı da seviyorum..şöyle bir miktarda daha olsa bilgisayar başında geçecek vakit..daha çok yazacağım..canım sıkıldıkça atıyorum bakışlarımı hatıralara, eş-dosttan gelen hatıralara ve hatırı kalanların satırlarına..kısacası hatırımda kalan hatırlara..ille de hatıralara..
küçük oyuncaklarımı döküveriyorum önüme ve rölantiye alıyorum bir süre hayat vitesini..devri  (devir) eksilere indirip gerilere sarıyorum..iyi de oluyor..






 mustafa kutlu' nun kitabını okudum..bitti..aklımda hala okumaktayım bazı cümleleri..hesap günü işte..verilecek en büyük hesap..ama hangimizin umrunda..bir kelebek aslında hayatın nasıl kısa olduğunu bize aksettiriyor kanatlarının inceliğinde..lakin kelebeğin muhatabı yok.. sessizliği benimsemiş çığlık ata ata uçarken semada..


küçük prensi de yeniden ve yine  selamladım..yeni cümleleri attım akıl heybeme..sevindim de sevindim iki oğlumla sesli okuduğuma..