! Blogu olmayanlar ! ANONİM kısmını işaretleyip yorumunuzu yazabilirsiniz.

23 Haziran 2014 Pazartesi

....

" Musibetleri saklı tutmak; Arş hazinelerinden birine sahip olmak kadar büyüktür."
Musibetleri şikayet eden insanın kalbine perde iner..
***
içime gömüldüğüm, bu manevi ayların en derin hislerini yaşamaya çalışıp, en fazla lezzeti almak ümidiyle dualara sarıldığım bir dönemdeyim...
okuduğum bir kaç cümle üzerine düşüncelere daldığım; olguları ve eylemleri sorguladığım bir dönemde...
***
Hak Teala itiraz edenlere sahip çıkmaz..Her işte nifak çıkartmakta olanlara bakmaz. Onun sahip olduğu ve baktığı kimseler edepli ve itiraz bilmeyen kimselerdir. İçi sakin, dışı hoş olanlar Hak Teala ile sohbetini devam ettirir...
ulaşmak istediğim nokta bu...dünyalık amaçları bir kenara bırakıp Hak Teala ile sohbete dalmak istiyorum..
hayırlı işler yapmamız ve huzuru bulmamız dileğiyle vesselam....

19 Haziran 2014 Perşembe

ölümü daha çok hatırlamalıyım...

yüreğimden sızan birkaç kederi vakit geliyor paylaşıyorum burada..gönül istiyor ki hep güzellikleri hem pozitif duyguları paylaşalım ama olmuyor..çoğu zaman yaşadıklarımız hayallerimizin çok ötesinde gerçeklerden oluşuyor..ölüm ise en acısı diyoruz ya..kendi ölümümüzü yaşamadan sevdiklerimizin kayıplarıyla bir kaç gün sarsılsak da  sonrasında "unutmak" nimetiyle rızıklandırılıp herşeye devam ediyoruz..ama gün geçmiyor ki.....
daha dün yazdım ayşe şasa' nın vefatını..gün içinde düşünceler içinde yüzdüm durdum..
avukat arkadaşımızı da dün bir trafik kazasında kaybettik..25 yaşında, 6 aylık bebeği olan ve onca sıkıntılı günden sonra ofisini yeni açmış, dün sabah adliyenin önünde rastlaştığımız bir avukat, bir anne ve bir eş...hanım hanım..
Rabbim biliyorum..yüreğime koyduğun bu sızıları tek gayesi var: ölümü daha çok hatırlamam gereği...son zamanlarda vefat eden tüm sevdiklerime tanıdıklarıma rahmet eyle..onlara kabirlerinde cenneti yaşat ne olur...ve bizim sonumuzu da hayırlı eyle....


18 Haziran 2014 Çarşamba

hüzün..ayrılık biraz buruk yapıyor insanı...

selamlar..iki ayracım olmuştu..size bugün bunları göstermek istemiştim...ama vazgeçtim..
ayşe şasa' nın vefat haberiyle başladım güne..durgunlaştım..kimi zaman kardeş bilip gaipten ona içimi döktüğüm; kimi anne bilip satırlarında şefkat aradığım ve kah sevincimi yine ona sarılarak yaşadığım en derin sığınaklarımdan...delilik ülkesinden notlar..onunla tanıştığım ilk kitabıydı..bir ruh macerasi ve diğerleri...benim böyle birkaç yazarım vardır...yıllarca satırlarını okuyup da fotoğrafını görmek istemediğim...büyünün bozulmasını isetmediğim için..bilmediğim bir yerden bana yetiştiklerini ve bana bir şeyler yazdıklarını düşündüğüm..onlarla mutlu olurum..ve paylaşmam kimseyle..sessizce sürer gider bu etkileşim...içim de yazdığım onlarca sayfayı onlara da okurum..istişare yaparız..garip karşılayabilirsiniz..ama yıllardır yoğun iş hayatı nedeniyle somut olarak yazamadıklarımı soyut olarak sürekli yazıyorum ben..bir gün (yakınlarda olmasını ümit ediyorum) hepsini elimle-dolma kalemimle yazacağım inşallah...ve ayşe şasa belki de beni biraz geliştiren yazarlardan en önde geleni...derin bir anlatımı ve içsel bir döngüsü olan bir senaristti...derinlik bana göre doluluktur..işte o doluydu...Rabbim onu kabrinde huzurlu olarak yatırsın inşallah..dualarımdasın ayşe hocam....


15 Haziran 2014 Pazar

birkaç kelam...

anne ve babamın toplantı dolayısıyla gittikleri mardin' den getirdikleri hediyeler..ve benim mutluluğum çok büyük..annemden küçük ve zarif bir ayna; babamdan ise dibek kahvesi..tabi ki hangisinin karşısında daha çok sevindiğimi biliyorsunuz..




daha önce menengiçli veya kakuleli kahve içtiyseniz bilirsiniz aromalı bir kahve bu...dibek kahvesi diye geçiyor... açık renkli bir kahve..yumuşak bir kahve..benim gibi bir tiryakiyi kesecek derecede olmasa da değişiklik istediğimde içeceğim bir kahve :)))) kahvenin her çeşidi makbuldür...





cumartesi günü iş arkadaşlarım ve aileleriyle  önce kiraz bağına, sonra alabalık tesisine ve avm gittik..en büyüğü 6 buçuk ve en küçüğü 1 buçuk yaşında olan 5 erkek çocuğu ile gidilirse bir yemeğe başa neler gelir tahmin edersiniz..yoğun, yorucu ve kiraz lekesi dolu birkaç saatti..değişiklik oldu..avm de görünce mutluluktan uçtuğum kahve dükkanı...hemen içtik bir şeyler...



yeni bir hafta başlayacak sabah alarm çalar çalmaz..
kitap okumalarım ve dil çalışmalarım devam ediyor..
sevgilerimle...

12 Haziran 2014 Perşembe

kelam mı..kalem mi...

ya kelam edip açığa vurmak ya kaleme sarılıp sükuta dalmak...ben ikincisini daha çok seviyorum ve tercih ediyorum..sanki düşünmek ilmek ilmek yeniden örmek gibi geliyor bedenimi-ruhumu..sanki içimizi titreten bir ezan sesi ve ruhu tedirgin eden bir sala sesi gibi...kah huzur ile kah vicdan azabı ile yeniden yeniden doğuyorum her bir güne..ve geride bıraktıklarımın muhasebesini yapamadan bir sonra ki gün gelip çatıyor.. ben bir kez daha topluyorum gücümü ve"devam" diyorum.."mücadeleye devam"...
beni daha yoğun düşüncelere sevk eden notlarımdan bir kaçı..

*"Kişi Rabbin isteklerini tam bilmiyorsa, edeb-i şeriatten uzaktır.
 bildiklerini öğrenmek konusunda gayret göstermiyorsa, edeb-i hizmetten uzaktır.
kişi sebeplere takılıp her şeyi Rabbinden görmüyorsa da edep-i Hak' tan uzaktır."
* edep, esma-ı İlahinin her şeyde yansımasını algılamaktadır.
 insanın edebi, esmayı yansıttığı kadardır.
bu da sünnetle olur. sünnet esmaların insanda yansıma sırrıdır.
 kişinin edebi, sünnete uyduğu kadardır.
insan sünnete uymadığı kadar da edepsizdir...
*****
BERATIMIZI SAĞ ELİMİZDEN ALIP, HUZUR DOLU BİR YIL GEÇİRMEMİZ DUASIYLA HAYIRLI KANDİLLER..





11 Haziran 2014 Çarşamba

toplantı sonrası...

çarşamba sabahları tüm il idare amirleri ile toplantımız oluyor..sunum için hazırlanıyorum..ve atlatınca yaptığım ilk iş sade kahvemi içmek oluyor :))))


hayırlı sabahlar dostlar...

yoğun birkaç zamanın ardından birkaç kelam edeyim dedim..
gönül istiyor anlatmayı, yazmayı..
lakin bazen sükut her şeyin ötesinde bir anlam taşıyor..
kendimi kabuğuma çekmişken dün bozdum bu durumu..sevdiğim dostum, a ve s.p.i. müdüresi H. Hanım' la kahve içmeye çıktık..dolu dolu bir buçuk saat geçirdik..konudan konuya atladık...hediye ettiği kitap beni gerçekten çok mutlu etti...kütüphanemde bulunmayan bir İskender Pala klasiği...saray kahvelerimizin yanında çikolata da yedik..



derinlere inip her şeyden sıyrıldığımız o vaktin tadı damağımızda kaldı..en kısa zamanda tekrarı için sözleştik..
toplantı sonrası devam edeyim inşallah...
selamlar sana ey sevgili..buradayım..senin blogunu takip etmek herşeyden güzel...

5 Haziran 2014 Perşembe

ya hayy...

"nefis, az yiyip az uyumak ile yok olurdu..."
"Yahya Peygamberi hatırladım..zahitler reisiydi..çocukluğundan beri Allah korkusundan ağlayan, kıl cübbeden başka bir şey giymeyen, yemeyip içmeyen Yahya Aleyhisselam bir gün arpa ekmeği ile karnını doyurunca o gece uyanamamış ve gece zikrini de yapamamış..Rüyasında Rabbi ona seslenmiş:
-Ey Yahya! Kendin için benim evimden daha hayırlı bir ev mi buldun..yahut bana yakın olmaktan daha hayırlı bir muhit mi buldun..izzetim ve celalim hakkı için eğer firdevs cennetine muttali olsaydın ve cehennemi gerçek manasıyla kavrasaydın gözlerinden yaş yerine irin akıtarak ağlar ve kumaş yerine demir elbise giyerdin.."
"şeytanın insandaki müttefikini açlık silahı ile altetmek gerekirdi.."
"riyazet, yeme, içme ve uyumanın disipline edilmesiydi..hakikatte ise insanın hayvani yönünü zayıflatarak ruhu güçlendirmek, cesedin ağlamasına karşılık ruhun gülmesini sağlar..."

çıkış noktamız bu olmalı..gerçekten de açlık nefsi terbiye etmenin en güzel yolu..kendimi ramazan' a daha iyi hazırlamaya gayret ediyorum..bu mana aleminde mutlu olmazsak dünya aleminde hep mutsuz hep kederliyiz...

2 Haziran 2014 Pazartesi

durgunlaşma dönemi....

aktiviteleri azalttığım, bedenime dinlenme için vakit verdiğim bir dönemdeyim...hastalıklardan kurtulamıyorum..öyle hızlı bir tempoda yaşıyorum ki...bu hızı kitap okuduğum zamanlarda daha iyi anlıyorum..gözümü sayfalardan almak istemiyorum..ruhum sakinleşiyor...ve o anların bitmesini hiç istemiyorum..


nuriye çeleğen' i okumanızı tavsiye ederim..dili harika..ve her kitabında edebiyat anlamında geliştiğini görebilmek heyecan verici...
******
çoğu zaman defalarca duymuş olsak da üzerinde düşünüp hayatımıza geçirmeyi düşünmediğimiz bir sürü cümle...